Mustafa Cenabi

Turkish
Mevcut Diğer Diller: 
Hayati: 

M.C.’nin doğum tarihi ve doğduğu yer kesin olarak bilinmiyor. Babasının Bursa’da Emir Sultan Medresesi’nde müderrislik yaptığı dikkate alındığında, Bursa’da doğduğu tespiti kabul edilebilir ise de, babasını ve dedesini açıkça Niksarlı (Amasya) gösterdiği, fakat kendisini hiç bir yerde Amasyalı olarak takdim etmediği için Amasya’da doğduğuna dair kayıtlar gerçekçi değildir. İsmi Mustafa, lakabı Safiyyüddin’dir. Diğer bir çok lakabı arasında Emirzade, Emir Hasanzade ve Ebu Muhammed sayılabilir. Peygamber soyundan geldiği bütün kaynaklarca doğrulanır. Cenabi mahlası Arap kaynaklarında al-Jannabi olarak anılır. 992/1584’e değin Cenani mahlasını kullanarak şiir ve kasideler yazmış, bu yüzden çağdaşı şair ve müderris Mustafa Cinani (ö. 1004/1595) ile karıştırılmıştır.

M.C. Niksarlı (Amasya) Emir Hasan b. Yusuf el-Amasi (ö. 10 Zilhicce 975/6 Haziran 1568)’nin büyük oğludur. İlk tahsilini nerede yaptığını bilmiyoruz. Daha sonra Istanbul’da Şeyhülislam Ebussuud Efendi’den (ö. 982/1574) uzun süre dersler alıp hizmetinde bulundu ve ona mülazım oldu. 969 Ramazan/1562 Mayıs’ında babası ile Edirne’ye gitti. Burada çeşitli ilim ve tasavvuf erbabı kişilerle görüşme ve ziyaret imkanına sahip oldu. Ata’i 981 Safer/1573 Haziran’ına kadar kimi müderrisliklerde bulunduğunu belirtir.

971/1563-64’te Istanbul’da Bahriyye (Kasımpaşa’da ?) denilen yerde, inşa ettirdiğini belirttiği Fazliyye Camii’nin yakınındaki bir evde ikamet ettiğini tesbit edebiliyoruz. 981/1573 tarihinden itibaren görev yerlerini daha açık bir şekilde takip edebilmekteyiz. On beş yıl boyunca müderrislikte bulunduğu bilinen yerler şunlardır: Davud Paşa Medresesi (Istanbul, 981 Safer/1573 Haziran), Qariye Medresesi (Istanbul, 984 Cumada I/1576 Temmuz), Sultaniyye Medresesi (Bursa, 985 Rebiülahir/1576 Haziran), Sahn-ı Seman Medresesi (Istanbul, 988 Rebiülevvel/1580 Nisan), Süleymaniyye Medresesi (Istanbul, 990 Şaban/1582 Ağustos), Selimiyye Medresesi (Edirne, 994 Şevval/1586 Eylül). M.C. tedris faaliyetinden ayrılıp 995 Receb/1587 Haziran’ında Haleb kadılığına tayin olundu.

Katib Çelebi’ye göre M.C. Haleb kadılığından ayrıldıktan sonra 999/1590-91 tarihinde vefat etmiştir. Bu tarihten önce vefat etmiş olabileceğine dair bilgiler de bulunmaktadır. Onun 997/1588-89’da vefat ettiğini açıkça ifade eden tek eser Sicill-i Osmani olmakla birlikte muhakkak olan 997 Receb/1589 Mayıs-Haziran’ından bir süre sonra öldüğüdür. Evliya Çelebi M.C.’nin vefatına ebced hesabıyla düşürülen hicri 999 tarihini kaydeder. M.C.’nin vefat ettiği ve gömüldüğü yer hususunda neredeyse hiç bilgi yoktur. Osmanlı Mü’ellifleri’nde Haleb’de öldüğü ifade edilir.

Kardeşleri Suudi Mehmed Efendi (ö. 999/1591) ile Seyyid Ahmed Paşa’dır (ö. 1010/1601-02). Oğlu Cenabizade Mehmed Efendi’dir (ö. 1014/1606). Yakın çevresi arasında İdris-i Bitlisi’nin oğlu Ebulfazl b. İdris et-Tebrizi ed-Defteri (ö. 982/1574) ile Darüssaade Kilerciler Reisi Tavaşi Cafer Aga, ulemadan Qınalızade Hasan Çelebi (ö. 1012/1604), Beyani Mustafa Efendi (ö. 1006/1597), Ömer b. Abdülvehhab el-Arzi eş-Şafii el-Qadiri (ö. 1041/1632), Abdülhalim Mehmed b. Mehmed Nurullah b. Yusuf Ahizade (ö. 1013/1604-05), Hamid el-Qaramani (ö. 984/1576-77) ve Qadi Alaeddin ed-Dulgadiri ve Mevlana Hafiyyüddin et-Taşkendi bulunuyordu. Tasavvuf çevrelerinden zikri meclislerine katılıp kendisiyle sohbet ettiği Trabzonlu Şeyh Yahya Efendi (ö.978/1571) ile dostluğu, 969/1562’de mezarını ziyaret ettiği Yazıcızade Mehmed’e (ö. 855/1451) ise büyük muhabbeti vardı. M.C.’nin vezir Lala Mustafa Paşa (ö. 988/1580) ile de yakınlığı bulunmakta idi ve bu bağlantıyla Kıbrıs fethini eserinde bizzat Lala Mustafa Paşa’nın ağzından ifade etmektedir. M.C.’nin öğrencilerinden tesbit edilebilenler Menteşeli Bıyıqlı Ömer (ö. 1014/1605-06) ile Kalecikli Abdüsselam b. Abdülgaffar’dır (ö. ?).

Safiyyüddin, Emir Hasanzade
(d. 1540’lar; ö. 1590-91)
Eserleri: 
(1)
al-Hafil al-wasit wa-l-aylam az-zahir al-muhit veya Cenabi ta’rihi

Osmanlı tarihçilerinin yazmış olduğu bu derecede geniş muhtevalı ilk umumi tarih olup dili Arapça’dır. III. Murad’a (ö. 1003/1595) ve muhtemelen devrin sadrazamı Kanijeli Siyavuş Paşa’ya (ö. 1001/1593) ikinci sadrazamlığı döneminde ithaf olunmuştur. M.C. eserin telifine 971/1563-64 tarihinden önce, oldukça genç bir yaşta, muhtemelen medrese öğrencisi ya da yeni müderris iken başlamış olmalıdır. Eserin bitişi ile ilgili olarak düşürülen tarih ise ebced hesabıyla 996/1587-88 tarihini göstermektedir. Telifin yirmibeş yıldan fazla sürmüş olduğu anlaşılıyor.

Eser aslen bir mukaddime ve 82 bab üzere düşünülmüş ve hadiselerin tertibinde kronolojik sıralamaya riayet edilmiştir. Anlatım insanın yaratılışından başlar ve peygamberler tarihi, İslam öncesi Arap ve dünya tarihi, ilk dönem İslam tarihi, Emevîler, Abbasîler olmak üzere 996/1587-88 tarihine kadar İslam devletleri tarihini içerir. İslam devletleri, bölgelere ayrılıp tasnife tutulmuş, her devletin hükümdar ve padişahları ve olaylar gün ay ve yıl gözetilmek suretiyle kronolojik sırayla kaydedilmiştir. Osmanlı tarihi kısmında, her padişah devrinden sonra o devirde yaşayan alim, tarikat şeyhi, tabip vb. kişilerin biyografileri, eserleri, hizmetleri, ölüm tarihleri sıralanmıştır.

Eserin sade ve anlaşılır bir dili ve üslubu vardır. II. Selim (974-982/1566-1574) ve III. Murad (982-1003/1574-1595) devri hadiselerini içeren bölümler, müşahedeleri, ziyaret ettiği kişiler ve yerler, görüştüğü devlet adamları, saray çevresi, babası ve alimlerden işittiği bilgiler, ilmiye sınıfından olması hasebiyle bildiği konular ve Osmanlı coğrafyası hakkında verdiği tarihi coğrafya bilgileri orjinal nitelik taşımaktadır. M.C. kullandığı yazılı ve sözlü kaynaklar ile tecrübe ve müşahedelerini, görüştüğü saray ve devlet erkanından edindiği bilgileri kaynak göstererek kaydetmiştir.

Osmanlı tarihi kısmında, Şükrullah (ö. 864/1459-60), Nişancı Mehmed Paşa (ö. 886/1481), Mehmed Neşri (ö. 926/1520), Taşköprizade (ö. 968/1561), Celalzade Mustafa Çelebi (ö. 975/1567), Ramazanzade Mehmed Paşa (ö. 979/1571), İbn Hacer al-Askalani (ö. 852/1449), Şerefeddin Ali al-Yezdi (ö. 858/1454) ile Abdulbasıt al-Hanefi al-Malati’yi (ö. 920/1514) açıkça ismen kaynak göstermiştir. Eserindeki tarihi-coğrafya bilgilerinin kaynağınin kardeşi Suudi’ye atfedilen Ta’rih-i Hind-i Garbi olduğu düşünülebilir.

M.C. bu eseri veciz ve özlü olarak fayda sağlayacak şekilde ve geniş muhtevalı olarak hazırladığını, muteber saydığı eserlerden derlediğini, naklettiği kısmın başında veya sonunda veya konu bitiminden sonra kullandığı kaynakları zikrettiğini belirtmiştir. Eserin sıhhatine delil olması için kaynak gösterdiğini söyler. M.C.’nin kendisinden sonra gelen tarihçilerden Ahmed b. Yusuf el-Qaramani (ö. 1019/1610-11), Ahbar ad-duwal adlı Arapça eserini hemen hiç katkıda bulunmadan M.C.’nin eserinin kötü bir özeti biçiminde düzenlemiştir. Ne var ki bu eser M.C.’nin eserinden çok itibar görmüş, IV. Murad’ın (ö. 1049/1640) emriyle Türkçe’ye çevrilmiş, ayrıca iki kez de basılmıştır. Katib Çelebi (ö. 1067/1657) Fadlakat at-tawarih (Fadlakat aqwal al-ahyar fi ilm at-ta’rih wa-l-ahbar) adlı Arapça eserini M.C.’nin eserinin Köprülü nüshasını (Köprülü Kütüphanesi 1031/1032) esas alarak bazı ilavelerde bulunmak suretiyle özetlemiştir. Hezarfen Hüseyin Efendi (ö. 1103/1691) Tenqihü’t-tevarih adlı eserinin Osmanlı tarihine ait kısmında M.C.’nin Gülşen-i Tevarih adlı eserini kelimesi kelimesine, kısmen ilaveler ve atlamalarla kaynak dahi zikretmeksizin kopya etmiştir. Mustafa Ali (ö. 1008/1600) Künhü’l-ahbar’ın ilk üç rüknünde ve diğer eserlerinde İslam tarihi konularında M.C.’yi rehber ve kaynak edinmiş, Osmanlı tarihi konusunda ise yararlandığı halde hiç kullanmamış gibi davranmıştır. Ata’i’nin (ö. 1045/1635) Hada’iqu’l-haqa’iq, Katib Çelebi’nin Cihannüma ve Müneccimbaşı’nın (ö. 1113/1702) Jami ad-duwal adlı eserlerine de yer yer kaynak teşkil ettiği görülmektedir.

M.C. eseri insanlara hizmet ve yol göstermek maksadıyla kaleme aldığını söyler. Yazar tarihi başlı başına bir ilim dalı olarak kabul etmekte, yardımcı ilimlerle birlikte tarihi bir bütün olarak değerlendirip, bu ilmi “ilmu’l-asar wa-t-tawarih” olarak nitelendirmekte ve bu ilmi dağların zirvesi gibi bütün ilimlerin doruk noktası şeklinde tanımlamaktadır. İbn Haldun’dan etkilenmiş olduğu anlaşılmaktadır. M.C.’ye göre tarih ilmi ilgililerine uzun ömür, tam bir anlayış ve olayları tahkik edebilme kabiliyeti kazandırmaktadır.

(2)
Nihayat al-maram wa-bahr jawahir al-kalam

Al-Hafil al-wasit’in yazar tarafından Arapça kısaltılmış şeklidir. Babinger ve Zaidan’ın tercümenin Ahmed b. Mehmed tarafından yapıldığını söylemeleri hatalı olmalıdır. Al-Hafil’de bulunan devletlerden yaklaşık yirmisi muhtasarında yer almamaktadır. Eserin ismi Topkapı Sarayı Müzesi Kütüphanesi, Revan 1136’daki Dürr-i Meknun ve Sırr-ı Masun’un cilt kapağı karşısındaki bir notta kayıtlıdır. İçeriği Dürr-i meknun ile aynıdır, krş. Dürr-i meknun ve sırr-ı masun veya Gülşen-i tevarih.

 
(3)
Dürr-i meknun ve sırr-ı masun veya Gülşen-i tevarih

Nihayat al-maram’ın III. Murad’ın emri üzerine yine yazar tarafından Türkçe’ye yapılan tercümesidir. 66 bab üzere tertip olunmuştur. II. Selim’in vefatı ve III. Murad’ın (ö. 1003/1595) tahta cülusu ile son bulmaktadır (982/1574). Bu eserin Topkapı Sarayı Müzesi Kütüphanesi, Hazine 1607 ve Nuruosmaniye Kütüphanesi 3107 nüshalarında Osmanlı tarihi kısmı II. Selim’in vefatı ve III. Murad’ın tahta cülusu ile son bulduğu halde, Topkapı Sarayı Müzesi Kütüphanesi, Revan 1136 III. Murad dönemine ait bilgileri de içermektedir. III. Murad’a takdim edilmiştir.

Nuruosmaniye Kütüphanesi 3107’ye göre kısmen kısaltılmış bölüm başlıkları:
5a: Server-i enbiya. 6b: Hulefa-i raşidin. 13a: Beni Ümeyye. 24b: Hulefa-i Abbasiyye. 53a: Fatımiyyun. 63b: Şürefa-i Haremeyn. 75b: Şürefa-i Medine. 78b: Şürefa-i Edarise. 79b: Beni Hammud. 80b: Tabataba şürefası. 83a: Deylem, Taberistan ve Mazenderan şürefası. 86b: Şürefa-i garb ve müluk-ı Fas. (Beni Ağleb, Beni Badis, Beni Kelb, Mülessimin, Muvahhidin, Beni Hafs, Beni Mer, Beni Vattas, Beni Tolun, Beni Tafec, Beni Eyyub, Müluk-ı Çerakise, Beni Ziyad, Beni Necah, Beni Mehdi, Beni Resul, Beni Tahir, Beni Hamdan, Beni Mervan, Beni Uqayl, Beni Merid, Beni Mirdas, Şam Atabekanı, Beni Artuk). 89a: Saffadiyan. 90b: Samaniyan. 92b: Gazneviyan. 97b: Beni Merdavic. 99a: Guriyye. 102a: Al-i Büveyh. 107a: Al-i Selcuk. 133a: Danişmendiyye. 137b: Al-i Osman. 192a: Atabekan-ı vilayet-i Fars. 194b: Harezmşahiler. 199b Cengiziyan. 211a: Deşt-i Qıbcak hanları. 222a: Qaraman padişahları. 224a: Müluk-ı tava’if. 225a: Müluk-ı Kirman. 226a: Beni Muzaffer. 228b: Müluk-ı Serbedaran. 231b: Müluk-ı Hindustan. 235a: Müluk-ı Gücerat. 239b: Müluk-ı Gilan ve Şeki. 240b: Selatin-i Şirvan ve Şeki. 243b: Al-i Celayir. 247a: Al-i Timurlenk. 276a: Selatin-i Özbekiyyan. 279a: Selatin-i Aqqoyunlu. 284b: Selatin-i Qaraqoyunlu. Selatin-i Zülqadriyye. Al-i Ramazan. Müluk-ı Qızılbaşiyye/Şahan-ı Erdebiliyyan.

 

M.C. III. Murad’ın emri üzerine Ali b. Muhammad b. Ibrahim Jurjani’nin Durr Bahr Aja’ib adlı eserini ilavelerle Cevahiru’l-Gara’ib fi Tercemeti Dürri’l-Acayib adıyla tercüme etmiştir. Eser şemail konusundadır. 992/1584 yılında tamamlanan, çeşitli konulardaki şiir ve kasidelerden oluşan Qasa’id-i Beliga adlı Arapça divanında Cenani mahlasını kullanmıştır. M.C.’nin Qınalızade’ye eserinde kullanması için gönderdiği Arapça ve Türkçe şiirleri ve muammaları da vardır. M.C.’ye atfedilen başka eserler de vardır.

Bibliyografya: 

1) al-Hafil al-wasit wa-l-aylam az-zahir al-muhit 
Yazmalar: (1) Istanbul, Köprülü Kütüphanesi, 1031/1032 (müellife okunan ilk tam nüsha), 2+458/482 y., 25 sat., nesih. (2) Istanbul, Murad Molla Kütüphanesi, 1429/ 1430, 504/ 377 y., 23/33 sat., nesih. (3) Istanbul, Murad Molla Kütüphanesi, 1454, 454 y., 25 sat., nesih (yalnız ikinci cild). (4) Istanbul, Nuruosmaniye Kütüphanesi, 3098, 409 y., 31 sat., talik. (5) Istanbul, Nuruosmaniye Kütüphanesi, 3099/3100, 430/ 439 y., 23/25 sat., nesih/talik. (6) Istanbul, Nuruosmaniye Kütüphanesi, 3101/3102, 321/370 y., 31/27 sat., talik. (7) Istanbul, Ragıb Paşa Kütüphanesi, 983, 6+638 y., 33 sat., nesih. (8) Istanbul, Ragıb Paşa Kütüphanesi, 985/986, 449/547 y., 25 sat., talik. (9) Istanbul, Süleymaniye Kütüphanesi, Ayasofya 3033, 683 y., 29 sat., nesih. (10) Istanbul, Süleymaniye Kütüphanesi, Hamidiye 896, 5+605 y., 33 sat., nesih. (11) Istanbul, Süleymaniye Kütüphanesi, Reisülküttâb 608/609, 262/494 y., 31/25 sat., talik. (12) Istanbul, Süleymaniye Kütüphanesi, Yeni Cami 831 (müellif nüshası, tam değil), 338 y., 23 sat., nesih. (13) Istanbul, Süleymaniye Kütüphanesi, Yeni Cami 832, 383 y., 23 sat., talik (tam değil). (14) Istanbul, Topkapı Sarayı Müzesi Kütüphanesi, III. Ahmed 2958, 709 y., 31 sat., nesih (F. Edhem Karatay, Topkapı Sarayı Müzesi Kütüphanesi Arapça Yazmalar Kataloğu, c. 3 (Istanbul, 1966), 403-404, nr. 5960). (15) Istanbul, Topkapı Sarayı Müzesi Kütüphanesi, III. Ahmed 2966, 306 y., 19 sat., nesih (tam değil) (Edhem Karatay, aynı katalog, aynı yer, no. 5961). (16) Istanbul, Topkapı Sarayı Müzesi Kütüphanesi, Revan 1568, 519 y., 25 sat., talik (Edhem Karatay, aynı katalog,aynı yer, no. 5962). (17) Oxford, Bodleian Library, no. 657/8, 785/6 (18) St. Petersburg, Aziiatskii muzei, no. 183 (19) St. Petersburg, Institut voskokovedeniia, no. 50.

Edisyonlar: Egemen Tülek, al-Cannâbi Hayatı, şahsiyeti, eserleri ve al-Hâfil al-Vasit va’l-aylam al-zahir al-muhit’inin bir kısmının tenkidli metni, Mezuniyet Tezi (Istanbul Üniversitesi, 1975). Mehmet Canatar, Müverrih Cenabi Mustafa Efendi ve Cenabi Tarihi. Doktora tezi (Ankara Üniversitesi, 1993). Muharrem Kesik, Cenâbî Mustafa Efendi’nin El-Aylemü’z-Zâhir Fî Ahvâli’l-Evâil Ve’l-Evâhir Adlı Eserinin Anadolu Selçukluları İle İlgili Kısmının Tenkidli Metin Neşri. Yüksek lisans tezi (Istanbul Üniversitesi, 1994).

Tercümeler: (1) Giovanni Battista Podestà, Mustaphae Filii Hussein Algenabii de gestis Timurlenkii, seu Tamerlanis: Opusculum Turc.-Arab.-Persicum ... Latiné redditum à Joanne Baptista Podestà (Vienna, 1680). (2) Dorn, Boris Andreevich. Muhammedanische Quellen zur Geschichte der südlichen Küstenländer des Kaspischen Meeres, c. 4 (St. Petersburg, 1858), 468 vd

2) Nihayat al-maram wa-bahr jawahir al-kalam 
Yazmalar: Istanbul kütüphanelerinde bu isimle bir eser tespit olunmamıştır. Babinger’de belirtilenler: (1) Berlin, Staatsbibliothek, 9726 (Wilhelm Ahlwardt. Verzeichnis der arabischen Handschriften, c. 9 (Berlin, 1899), 241). (2) Londra, British Museum, Supplement 4889/90 (Carl Brockelmann, Geschichte der arabischen Litteratur, Supplement 2 (Leiden, 1938), 387).

3) Dürr-i meknun ve sırr-ı masun veya Gülşen-i tevarih 
Yazmalar: (1) Istanbul, Nuruosmaniye Kütüphanesi 3097, 157 y., 27 sat., nesih (Istanbul Kütüphaneleri Tarih-Coğrafya Yazmaları Katalogları (Istanbul, 1943), 81-82, nr. 23). (2) Istanbul, Nuruosmaniye Kütüphanesi 3107, 298 y., 17 sat., nesih (Istanbul Kütüphaneleri Tarih-Coğrafya Yazmaları Katalogları (Istanbul, 1943), 82, nr. 23). (3) Istanbul, Topkapı Sarayı Müzesi Kütüphanesi, Revan 1136, 250 y., 25 sat., nesih (F. Edhem Karatay, Topkapı Sarayı Müzesi Kütüphanesi Türkçe Yazmalar Kataloğu, c.1 (Istanbul, 1961), 172-173, nr. 517). (4) Istanbul, Topkapı Sarayı Müzesi Kütüphanesi, Hazine 1607, 147 y., 29 sat., nesih (F. Edhem Karatay, Topkapı Sarayı Müzesi Kütüphanesi Türkçe Yazmalar Kataloğu, c. 1 (Istanbul, 1961), 172-173, nr. 518). (5) Viyana, Österreichische Nationalbibiothek A.F. 12 (Gustav Flügel, Die arabischen, persischen und türkischen Handschriften der kaiserlich-königlichen Hofbibliothek zu Wien, c. 2 (Wien, 1865-1867), 85-87). (6) Viyana, Österreichische Nationalbibiothek H.O. 9 (Gustav Flügel, Die arabischen, persischen und türkischen Handschriften der kaiserlich-königlichen Hofbibliothek zu Wien, c. 2 (Wien, 1865-1867), 87-88).
Edisyonlar: Mehmet Canatar, Müverrih Cenabi Mustafa Efendi ve Cenabi Tarihi. Doktora tezi (Ankara Üniversitesi, 1993).

Genel Kaynakça: Rumeli Kadıaskerliği Ruznamçe Defteri, Istanbul, Şer’i Siciller Arşivi, no. 4, 7, 31. Rumeli Kadıaskerliği Ruznamçe Defteri, Istanbul, Nuruosmaniye Kütüphanesi, no. 4569/3, 45b; no. 4569/4, 43b, 54a. Beyani Mustafa, Beyani Tezkiresi, Istanbul, Istanbul Üniversitesi Kütüphanesi, TY 2568, 22a. Hezarfenn Hüseyin Efendi, Tenqihu’t-tevarih, Istanbul, Süleymaniye Kütüphanesi, Fatih 4301. Katib Çelebi, Fadlakat at-tawarih. Istanbul, Bayezid Kütüphanesi, no. 10318. Mustafa Ali, Künhü’l-ahbar, Istanbul, Süleymaniye Kütüphanesi, Halet Efendi 598. Müneccimbaşı Ahmed Dede Efendi, Jami ad-duwal, Nuruosmaniye Kütüphanesi, no. 3172 (Müellif Nüshası). Müstakimzade Süleyman Sadeddin, Macallat an-nisab fi an-nasab va’l-kuna va’l-alqab, Istanbul, Süleymaniye Kütüphanesi, Halet Efendi 628. Qaramani Ahmed b. Yusuf, Ahbar ad-duwal, Istanbul, Süleymaniye Kütüphanesi, Pertev Paşa 450m (müellif nüshası). Ta’rih-i Silsile-i Ulema. Istanbul, Süleymaniye Kütüphanesi, Esad Efendi 2142. Mecdi Mehmed Efendi, Terceme-i Şaqa’iq (Istanbul, 1269/1852-53). Şemseddin Sami, Qamusu’l-alam, c. 3 (Istanbul, 1308/1890-91), 1838. Mehmed Süreyya, Sicill-i Osmani, c. 2 (Istanbul, 1311/1893-94), 88. Evliya Çelebi, Evliya Çelebi Seyahatnamesi, yay. A. Cevdet, c. 1 (Istanbul, 1314/1896-97), 371. Bursalı Mehmed Tahir, Osmanlı Mü’ellifleri, c. 3 (Istanbul, 1343/1924-25), 39-41. Franz Babinger, Osmanlı Tarih Yazarları ve Eserleri, çev. C. Üçok (Ankara 1982 [1927]), 120-122, no. 90. İbnü’l-imad Abdulhayy, Shadarat ad-dahab fi ahbari man dahab, c. 8 (Kahire, 1351/1932), 440. Carl Brockelmann, Geschichte der arabischen Litteratur, Supplement 2 (Leiden, 1938), 411-412. Katib Çelebi, Kashfu z-zunun an asami l-kutub wa’l-funun, yay. Ş. Yaltkaya-R. Bilge, c. 1 (Istanbul, 1941), 26, 224, 291, 851; c. 2 (Istanbul, 1943) 976, 1181. Carl Brockelmann, Geschichte der arabischen Litteratur, c. 2 (Leiden, 1949), 387. Bağdatlı İsmâil Paşa, İzah al-maknun fi ’l-zayli ala Kashf az-zunun, yay. Kilisli R. Bilge, c. 2 (Istanbul 1947), 692. Bağdatlı İsmâil Paşa, Hadiyatu l-arifin asma’u l-mu’allifin wa-asaru l-musannifin, c. 2 (Istanbul, 1955), 436-437. F. Rosenthal, “al-Djannabi”, The Encyclopaedia of Islam, c. 2 (1965), 452. Cahid Baltacı, XV. ve XVI. Asırlarda Osmanlı Medreseleri (Istanbul, 1976). “Cennabî,’ İslâm Ansiklopedisi, c. 3 (1977), 100. Kınalızâde Hasan Çelebi, Tezkiretu’ş-şuarâ, yay. İ. Kutluk, c. 1 (Ankara, 1978), 262-265. Hayreddin ez-Zirikli, al-Alam Qamusu Tarajim, c. 8 (Beyrut, 1980), 231. Halil Yinanç, “Fezleket Ekval el-Ahyar Hakkında,” Katip Çelebi, (Ankara, 1985), 93-100. Jurci Zaidan, Ta’rih adab al-lugat al-Arabiyya, c. 2 (Beyrut, 1983), 319-320. Cihan Okuyucu, Cinânî, hayatı, eserleri ve divanının edisyon kritikli metni, Doktora Tezi (Istanbul, 1984). Orhan Şâik Gökyay, Kâtip Çelebi (Ankara, 1986). Cihan Okuyucu, “Mustafa Cinânî ve Bedâyiu’l-âsâr’ı”, Tarih Enstitüsü Dergisi, 13 (1987), 351-385. Selânikî Mustafa Efendi, Tarih-i Selânikî, yay. M. İpşirli (Istanbul, 1989). Mecdî Mehmed Efendi, Hadaiku’ş-şakaik, yay. A. Özcan (Istanbul, 1989). Nev’îzâde Atâî, Hadaiku’l-hakaik fî tekmileti’ş-şakaik, yay. A. Özcan (Istanbul, 1989), 118, 308-309. Şeyhî Mehmed Efendi, Vekayiu’l-fudalâ, yay. A. Özcan (Istanbul, 1989). Mehmet Canatar, “Cenâbî Mustafa Efendi”, Türkiye Diyanet Vakfı İslâm Ansiklopedisi, c. 7 (1993), 352-353. Umar Rıda Kahhala, Mujam al-mu’allifin, c. 12 (Beyrut, [1993]), 246. Mehmet Canatar, “Cenâbî Mustafa Efendi: Hayatı, Eseri ve Tarih Görüşü”, Akademik Araştırmalar Dergisi, 2/4-5 (2000), 259-289.

Yazar: 
Mehmet Canatar
Ağustos 2005